Bilgilendirme: Bombus ve polinasyon

Doğal polinasyon için Agrobio Tarım bombus arılarının üretimini; tamamen arıların kendi yaşam döngüleri doğrultusunda,sıkı bir kalite kontrol çerçevesinde ve kontrollü bir ortamda yeniden oluşturur.

KONTROLLÜ ÜRETİM
Bombus arılarının doğal yaşam ortamlarındaki gibi yüksek başarı oranında üretilebilmesi için, dört mevsim koşullarının sağlandığı özel iklimlendirme odalarımız bulunur ve bu sayede üretim en sağlıklı şekilde gerçekleşir. Üretim sürecimiz, gerçek yaşam döngüsüne sadıktır bu da kendi üretim devrini başlatan tüm kraliçe arıların kalite ve sağlık yönünden en yüksek kriterlerle gelişmiş olduğu anlamına gelmektedir. Bu sayede alanımızdaki en yüksek tozlaşma potansiyelini temin edebiliriz. Öte yandan, izole edilmiş tesislerimizdeki üretim, bombus arılarımızın diğer yabani tozlayıcılarla temasa girmesini engeller, böylece hastalıklar ve dış patojenler tarafından bulaşma riskini ortadan kaldırır.

BESLENME
Agrobio Tarım Bombus arılarının biyolojik gelişimi iki tür besine bağlıdır: Kovanın gelişimini, büyümesini ve gerekli proteinleri sağlayan POLEN ve içerisinde enerji kaynağı olarak kullandıkları şeker içeren NEKTAR olarak iki besin kaynağı mevcuttur. Bombus arılarının gelişiminde kullanılan tüm besin maddeleri doğal kökenlidir.Kovanların gelişmesini olumsuz yönde etkileyebilecek hiç bir yapay ürün kullanılmamaktadır. Bombus arılarımızın beslenme şekli de biyolojik aşamalarındaki beslenme gereksinimlerine göre tasarlanmıştır ve bu sayede üretim aşamalarında her bireyin gelişimini mükemmel bir şekilde sağlanmış olur. Böylece satış anında kovanların en iyi kalitede olmasını ve bitkilerdeki polinasyonda mükemmel sonuçlar elde edilmesini garanti altına almış oluruz.

KALİTE KONTROL
Agrobio Tarım, üretim sürecinin her bir aşamasında, iklimlendirme, besleme ve sağlık koşullarının mükemmel olması için titiz bir kontrol mekanizmasına sahiptir. Diğer yandan, kraliçe arıların en iyileri ve üretim aşamalarının her bir safhasında en iyi kovanlar seçilir. Bu seçimlerde Agrobio Tarım Bombus arılarımızın sağlık gözetimini gerçekleştiren uzman veterinerlerimiz vardır ve onların danışmanlığında kontroller gerçekleştirilir. Üretim sürecimiz, elde edilen ürün kalitesini ve başarısını garanti eden kalite yönetim sistemleri için ISO 9001 sertifikasına sahiptir. Bütün bu prosedürler, sürekli araştırma ve süreç iyileştirmesiyle birlikte, Agrobio'nun pazardaki en iyi kalitede ürünleri sunmasına izin vermektedir.

AGROBİO BOMBUS ARILARININ BULUNABİLİRLİĞİ
Agrobio Tarım bombus arılarımız kontrollü üretimimiz sayesinde tüm yıl boyunca satışa sunulabilecek şekilde bulunmaktadır. Ayrıca, lojistik departmanımız nakliye esnasında oluşabilecek stres faktörlerini ortadan kaldırarak kovanların müşteriye en iyi koşullarda ulaşmasını ve optimum tozlaşma için hazır olduklarını garantilemek için çalışmaktadır.
TANIM
Bombus arıları (Tüm Bombus türleri), Apidae familyasından zar kanatlılardır. Güçlü böceklerdir, gövdeleri türlere göre değişen ipeksi tüylerle örtülüdür, tamamen siyah olabildikleri gibi, sarı, beyaz, turuncu veya kırmızı bantlar da taşıyabilirler. Kafaları küçük ve dardır, kısa dillidirler ve dokunma özellikli koku alabilen antenlere sahiptirler. Göğüs kısmı kısadır buradan iki çift zarsı kanat ve üç çift bacak çıkar. Üçüncü çift bacakta konkav bir bölgede yuvaya taşımak için polen biriktirirler. Dişiler (kraliçeler ve işçiler) içeri çekilebilir bir iğneciğe sahiptirler ve bunu savunma silahı olarak kullanırlar. Erkek arılar iğnesizdir, bu yüzden sokamazlar. Bombus arıları Eusocial (Gerçek Yaşamcı) yapıdadır.Bireyleri, kas sistemine göre farklılık gösteren, yavrunun bakımında işbirliği ve jenerasyonların üst üste gelmesi gibi davranış biçimleriyle karakterize edilir. Eusocial böceklerde kaslar morfolojik olarak şöyle birbirinden ayrılabilir:
  • Kraliçe, uzun ömürlüdür, büyük boyda ve dişidir. Sadece yumurtlama işiyle uğraşır.
  • İşçiler, kraliçenin kısır dişi kızlarıdır ve ondan daha küçüktürler, yuvanın inşası ve bakımıyla ilgili işleri yaparlar, yeni kuşağın bakımı ve gıda depolanması işi onlara aittir.
  • Erkekler, sadece çiftleşme uçuşu aracılığıyla kraliçeyi dölleme işlevine sahiptirler, bunun akabinde ölürler.
YAŞAM DÖNGÜSÜ
Bombus arılarını yaşam döngüsü ilkbaharda, havaların ısınmaya başlamasıyla toprak altında kış boyunca tek başına kış uykusuna yatan kraliçenin uyanmasıyla başlar. Uyanmanın ardından kraliçe arı beslenmeye başlar ve yuva kurmak için uygun bir yer arar, normalde yuvasını yerdeki deliklerde, toprak altında yaşayan kemirici hayvanların terkedilmiş yuvalarında veya ağaç kovuklarında yapar. Yuva seçildiğinde, yakınlardaki çiçeklerden polen ve nektar toplamaya başlar ve bunları yuvalarında depolarlar. Yeterli stoğu yaptığında, polen ve balmumundan yutak salgılarıyla bir höyük yapar ve buraya ilk yumurtalarını bırakma işini gerçekleştirirler. Bir kaç gün sonra, beyazımsı küçük larvalar yumurtadan çıkarlar ve kraliçenin topladığı polenle ve nektarla beslenirler. Bir kaç hafta sonra bu larvalar, içinde erişkin hale gelecekleri kozalar yaparlar. Bu ilk erişkinler ortaya çıktığında, tüm dişiler (işçiler) yuvanın içinde ve dışındaki işleri gerçekleştirmeye başlarlar: polen ve nektar toplamak, yuvanın korunması ve temizliği gibi. Bu aşamalardan sonra, kraliçe arı yuvanın içinde kalacaktır ve sadece yumurtlama işiyle uğraşacaktır. Devam eden haftalarda düzinelerce işçi üreyecek ve ardından da nüfus artışı en üst düzeye ulaşıp bir kaç yüze çıkacaktır. Soğuk mevsimin gelmesinden önce, kraliçe, döllenmiş ve döllenmemiş yumurta bırakır. Döllenmiş yumurtalar dişilere (işçi arılara) döllenmemiş yumurtalar ise erkek arı oluşmasına neden olur. Normalde erkekler yuvayı ilk terkedenlerdir ve zamanlarını nektarla beslenerek ve çoğalmak için diğer erkeklerle rekabet ederek geçirirler. Dişiler de belli bir süre sonra yuvadan ayrılarak düğün uçuşu adı verilen erkeklerle çiftleşme moduna geçeceklerdir. Daha sonrasında, döllenmiş dişiler büyük miktarlarda polen ve nektarla beslenerek kış uykusu döneminde hayatta kalabilmek için yeterli besin rezervi yapar ve kışı geçirmek için toprak altında bir yer ararlar. Bu genç ve doğurgan kraliçeler soğuk mevsimde hayatta kalabilen tek arılardır ve bir sonraki ilkbaharda yeni koloniyi kurmak için uyanacaklardır. Bunun aksine, yaşlı kraliçe, erkek arılar ve kolonideki tüm dişi işçiler kış gelince ölürler.
Polinasyon için; Bombus arılarının kullanılmasının nedenlerinden birisi de bal arılarından daha az agresif ve daha uysal olmalarıdır. Buna rağmen, kovanları usulüne uygun yerleştirmeye çalışırken herhangi bir arı sokmasına maruz kalabilirsiniz. Sadece dişilerin (kraliçe ve işçi arılar) iğnesi vardır ve sadece bunlar sokabilir. Onların iğnesi pürüzsüz olduğu için geri çekilebilir ve bu özelliğinden dolayı Bombus arıları bir kereden fazla sokabilir. Bunun tersine balarılarının iğnesi testeremsidir ve olta iğnesi şeklindedir bu yüzden bir kere sokar, soktuğunda iğne dokuya saplanır ve iğnesini çıkarmaya çalıştığında gövdesinin bir parçası kopabilir. Bombuslar sadece kendilerini tehdit altında hissettiklerinde veya kolonisine saldırıldığında sokarlar. Bombus arılarımızın kovanlarıyla çalışırken sokma riskini azaltmak için soğukkanlılığınızı kaybetmeyip şu tavsiyelere uyunuz:
  • Bombus arıların rahatsız olduğu ve kendilerini tehlikede hissettiği durumu ortadan kaldırın: Kovanı sarsmayın, kovana vurmayın ve kovanı açık konumda tutmayın.
  • Ani tepkilerden kaçının: Bağırıp çağırmak, el kol hareketleri, sert hareketler, üzerlerine doğru hızlı nefes alıp verme gibi…
  • Canlı renkli giysilerden kaçının.
  • Uzun pantolon ve uzun kollu gömlek giyin ve orta boy veya uzun çorapla beraber ayakkabı kullanın.
  • Güçlü kokularda dikkatli olun: ter, alkol, parfüm, sabun, oksit kokusu…
  • Parlak obje taşımaktan kaçının, bunları tehdit olarak algılayabilirler: yüzükler, saat, bilezik vs…
REAKSİYONLAR VE TEDAVİ TÜRLERİ
Bombus arıları iğnesi aracılığıyla küçük bir miktar zehiri vücut içine enjekte ederler. Ortaya çıkabilecek reaksiyonlar çok çeşitlidir ve kişinin duyarlılığı ve vücutta etkilenen alana göre değişir. Genel olarak şöyle ayırabiliriz:
  • Görünür reaksiyonlar: Cildin herhangi bir sokmaya karşı lokal reaksiyonudur. Enflamasyon oluşur (bazen 10 cm den daha büyük çapta), kızarıklık, ilk dakikalarda duyulan acı ve daha sonra oluşan kaşıntı. Şişik ve yanma saatlerce hatta günlerce sürebilir. Bu reaksiyonlar, sokulan yerin özellikle su ve sabunla temizlenmesini ve lokal buz uygulamasıyla ödemi indirmek ve analjezik etki yapmasını gerektirir. Daha duyarlı bölgelerdeki sokmalarda, mutlaka doktor reçetesiyle antihistaminikler ve/veya kortizoidler kullanılmalıdır. Sokma, boyna veya ağıza yakın yerlerde olmuşsa, derhal acil servise gidilmelidir zira oluşan şişlik nefes yollarını tıkayabilir.
  • Genel reaksiyonlar: Tıp açısından önemli alerjik reaksiyonlardır ve sokulan yerden uzak bölgelerde ya da tüm vücutta ortaya çıkan kaşıntı ve dökülmelerdir. Bazı durumlarda nefes almada güçlük, tansiyon düşüklüğü veya bilinç kaybı bozuklukları şeklindedir. Bu reaksiyonlar doktor müdahalesini gerektirir ama hepsinden çok sükunetinizi korumalısınız, panik hali sadece reaksiyonu daha da kötüleştirecektir. Belirtilerin çok ciddi olması durumunda en kısa zamanda en yakın hastane veya acil sağlık merkezine giderek olanları açıkça anlatınız ve uzman personelin talimatlarına uyunuz.